Güvence Hesabı Müdürü Özgür Öntürk, bugüne kadar 4,6 milyar TL tazminat ödediklerini belirterek en büyük yükün sigortasız araçlar ve vur-kaç vakalarından kaynaklandığını söyledi. Elektrikli scooterlar, motorlu bisikletler ve otonom araçların hızla çoğaldığını vurgulayan Öntürk, “Yeni mobilite modelleri sigorta ekosisteminde tamamen yeni risk alanları oluşturuyor, mevzuat buna göre dönüşmek zorunda” dedi.
Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Uğur Gülen ile sigortacı Zeynep Türker'in hazırladığı Sigortacı Kafası’na konuk olan Güvence Hesabı Müdürü Özgür Öntürk, trafik sigortası mevzuatından scooter kullanımına, sigortasızlık oranlarından otonom araçların sorumluluk tartışmalarına kadar geniş bir alanda açıklamalarda bulundu.
Sigortasızlık ve vur-kaç dosyaları tavan yaptı
Güvence Hesabı, zorunlu trafik sigortası bulunmayan araçlar, tespit edilemeyen araçların sebep olduğu zararlar ve çalıntı–gasp durumlarında devreye giren bir güvence mekanizması olarak çalışıyor.
Öntürk, fonun bugüne kadar ödediği toplam tazminat miktarını şöyle açıkladı:
Toplam ödenen tazminat: 4,6 milyar TL
Bunun 3,6 milyar TL’si sigortasızlık ve vur-kaç vakalarından kaynaklandı
1 milyar TL ise iflas eden sigorta şirketlerinin ödeyemediği dosyalar
“Ödemelerimizin çok büyük bölümü sigortasız araçlardan kaynaklanan mağduriyetleri gidermeye gidiyor. Bu tablo sigortasızlıkla mücadelede hâlâ alınacak çok yol olduğunu gösteriyor.”
Yeni mobilite trafiği değiştiriyor
Son birkaç yılda Türkiye’de trafiğin en hızlı dönüşen alanlarından biri elektrikli scooter ve motorlu bisiklet kullanımı oldu. Büyük şehirlerde artık otomobillerle aynı trafiği paylaşan bu araçlar, sigorta sisteminin henüz tam olarak kapsamadığı yeni riskler yaratıyor.
Öntürk mevcut tabloyu şöyle anlattı:
“50 cc altı motorlu bisikletler ve birçok elektrikli scooter henüz trafik sigortasına tabi değil ama aktif şekilde trafiğe çıkıyorlar. Bu araçlar görünürlük, hızlanma ve manevra açısından yüksek risk taşıyor. Bakanlığın bu konuda bir eylem planı var, düzenleme geldiğinde sigorta sistemi ciddi şekilde yeniden şekillenecek.”
Yeni mobilite araçlarının kazalara karışma oranı hızla artıyor, denetimi zayıf, teknik standartları farklılık gösteriyor, trafik kurallarına uyum oranı düşük, çoğu sürücü koruyucu ekipman kullanmıyor.
Scooter ve mikro mobilite kullanımındaki artış, Güvence Hesabı dosyalarına da yansımaya başladı.
Otonom araçlar: Sorumluluk kime ait olacak?
Otonom ve yarı otonom araç teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla sigorta hukuku açısından tarihin en önemli tartışmalarından biri ortaya çıkıyor: Kusur kimde?
Öntürk’e göre mevcut sistem “kusurlu sürücü → rücu edilen kişi” modeli üzerine kurulu olsa da, otonom araçlarda durum çok daha karmaşık:
“Otonom bir aracın kazasında sürücü mü, üretici firma mı, yazılım geliştiricisi mi sorumlu olacak? Geleneksel rücu mekanizmaları bu senaryoda yeniden tanımlanmak zorunda. Bu konu, sigorta sektörünün yakın gelecekte en yoğun gündem maddesi olacak.”
Güvence Hesabı hangi durumlarda devreye giriyor?
Güvence Hesabı, sadece belirli şartlarda ve belirli sigorta branşlarında ödeme yapabiliyor. Bunlar:
Zorunlu trafik sigortası olmayan araçlar → bedeni zararlar
Vur-kaç (tespit edilemeyen araç) kazaları → bedeni zararlar
Çalıntı/gasp edilmiş araçlar → araç sahibinin kusuru yoksa bedeni zararlar
İflas eden sigorta şirketleri → bedeni ve maddi zararlar
Otobüs koltuk sigortası, tehlikeli madde sorumluluk sigortaları, maden çalışanları ferdi kaza
Öntürk, kapsamı şöyle özetliyor:
“Güvence Hesabı bir sosyal güvenlik mekanizması. Varoluş nedeni mağdurun yalnız kalmaması.”
Ölüm, sürekli sakatlık ve destekten yoksun kalma
Güvence Hesabı’nın karşıladığı zararlar yalnızca bedeni nitelikte:
Sürekli sakatlık
Ölüm halinde destekten yoksun kalma
Tedavi giderleri (mevzuat gereği SGK tarafından yürütülüyor)
Maddi hasarlar sadece sigorta şirketi iflas ettiyse karşılanıyor.
Teminat Bir kazada 13 milyon TL’ye kadar çıkıyor
Trafik sigortasında bedeni teminat limitleri son yıllarda ciddi biçimde artırıldı:
Tek kişi için teminat: 2,7 milyon TL
Birden fazla mağdur varsa toplam limit: 13 milyon TL’ye kadar
Güvence Hesabı da tazminat ödemelerini kaza tarihindeki güncel limitlere göre yapıyor.
Sigorta yaptırmayan milyonluk borçla karşılaşabiliyor
Güvence Hesabı, yaptığı her ödemeyi kusurlu kişilere rücu ediyor. Öntürk bu konuyu net bir dille anlatıyor:
“Cüzi primleri ödemediği için sigorta yaptırmayan kişiler, bir kaza sonrası milyonlarca liralık borçla karşılaşabiliyor. ‘Keşke şu primi ödeseydim’ diyen çok kişi var. Rücu hem sistemin işleyişi hem sigortasızlıkla mücadele için kritik.”
Başvurular nasıl yapılıyor?
Mağdurlar Güvence Hesabı’na şu yollarla başvurabiliyor:
Online başvuru sistemi
E-posta
Kargo / PTT
Zaman aşımı:
Çoğu dosyada 2–10 yıl
Ölüm/yaralanma gibi ağır zararlarda 15 yıl
Vur-kaç kazalarında yıllar sonra başvuran dosyaların hâlâ geldiğini söyleyen Öntürk, farkındalık eksikliğine dikkat çekiyor.
Tüm gelişmiş ülkelerde kaza fonu var
Güvence Hesabı sadece Türkiye’ye özgü bir yapı değil. Avrupa ve ABD başta olmak üzere tüm gelişmiş ülkelerde sigortasızlık için kaza fonları bulunuyor.
Öntürk:
“Uluslararası ağlara üyeyiz. Sigortalının ve mağdurun korunması tüm dünyada ortak prensip.”
“Sigortacılık insan için var” – Öntürk’ten gençlere mesaj
Hukukçu kökenli olduğunu belirten Öntürk sigortacılığın sosyal faydasına vurgu yaparak şunları söyledi:
“Sigortacılık insanı koruyan, riskleri hayatımızdan alan bir meslek. Hem finansal hem insan odaklı. Gençlere öneriyorum; çok değerli bir kariyer alanı.”
4.6 milyar TL’lik tablo sigortasızlık sorununun büyüklüğünü gösteriyor
Hem elektrikli scooter ve mikro mobilite araçlarının hızla arttığı, hem otonom araçların yeni sorumluluk tartışmaları doğurduğu,
hem de sigortasızlığın hâlâ ciddi bir toplumsal risk olduğu bir dönemde, Güvence Hesabı’nın rolü her zamankinden daha kritik.
Öntürk’ün mesajı net:
“Trafik değişiyor, riskler değişiyor. Bu yeni tabloya uygun bir sigorta bilinci ve düzenleme yaklaşımı şart.”