Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) Başkanı Davut Menteş, özel sağlık sigortasında yapılan yeni düzenlemelerin sektörde uzun süredir ihtiyaç duyulan standartlaşmayı getireceğini belirterek, değişen ihtiyaçlara göre sigorta mevzuatının yeniden şekillendirildiğini söyledi.
TRT Radyo'da İclal Aydıngöz'ün sunduğu Poiçe programına konuk olan Menteş, özel sağlık sigortası yönetmeliğindeki reformlardan tamamlayıcı emeklilik sistemi (TES) hazırlıklarına, trafik sigortasında artan değer kaybı ihtilaflarından vatandaşların dikkat etmesi gereken hasar süreçlerine kadar geniş bir yelpazede açıklamalarda bulundu.
“Hayat değişiyor, sağlık sektörü değişiyor, sigortacılık değişiyor… Düzenlemeleri güncellemek zorundayız”
Özel sağlık sigortası yönetmeliğinde yapılan değişikliklerin nedenlerini açıklayan Menteş, ihtiyaçların doğası gereği sürekli yenilendiğini belirtti. Bu nedenle mevzuatın da dinamik bir bakışla güncellenmesi gerektiğini söyleyen Menteş, hazırlanan yönetmeliğin sektörün tamamıyla yürütülen uzun bir mutabakat sürecinin ürünü olduğunu ifade etti.
“İhtiyaçlar değişiyor. Hayat değişiyor, sağlık uygulamaları değişiyor. Dolayısıyla düzenlemeleri güncellemek zorundayız.”
Yeni düzenlemelerin 1 Ocak 2026 itibarıyla yürürlüğe gireceğini söyleyen Menteş, bu tarihten sonra özel sağlık sigortasında pek çok uygulamanın standart bir yapıya kavuşacağını vurguladı.
Ömür Boyu Yenileme Garantisi: “Yeni dönemin en önemli değişikliği”
Menteş’e göre yapılan düzenlemelerin merkezinde ömür boyu yenileme garantisi bulunuyor. Bu garanti bugüne kadar farklı şirketler tarafından farklı yöntemlerle uygulanıyordu. Yeni dönemde ise bu uygulama tüm şirketler için standart hale gelecek.
“En önemli değişiklik ömür boyu yenileme garantisinin yeknesak hale getirilmesidir. Tüm sigorta şirketlerimiz vatandaşlarımıza bu seçeneği sunmak zorunda olacak.”
Bu garanti artık merkezi sistemde izlenecek, yani şirketlerin inisiyatifine göre esnetilmesi ya da farklılaştırılması mümkün olmayacak.
Peki bu garanti nasıl kazanılacak?
Menteş, kriterin net olduğunu belirtti:
“Son 3 yılda hasar/prim oranının yüzde 80’i aşmaması gerekiyor. İlk 3 yılda sağlanamazsa takip eden yıllarda son 3 yıla tekrar bakılacak.”
Bu hakkın kazanılmasıyla birlikte sigortalı açısından çok önemli bir güvence devreye giriyor:
“Bu hakkı kazanan bir sigortalı için yeni rahatsızlıklar ilave prim sebebi yapılamaz. ‘Sen yüksek masraflı bir sigortalısın, primini artırıyorum’ diyemeyecek şirketler.”
Menteş, bu hakkın tüm sigorta şirketleri tarafından tanınmak zorunda olduğunu, bunun da sigortalılar için büyük bir kazanım olduğunu vurguladı.
Bekleme Süreleri Artık Tek Dönemle Sınırlı
Yeni düzenlemeyle birlikte en çok tartışılan konulardan biri olan bekleme süreleri de netleşti. Menteş, bu konuda yaşanan farklı uygulamaların sigortalıları mağdur ettiğini hatırlatarak, artık sadece ilk poliçe döneminde bekleme süresi uygulanacağını söyledi.
“Bekleme süresi sadece ilk yıl ve bir sigorta şirketiyle sınırlı olacak. Şirket değiştirildiğinde yeniden bekleme süresi uygulanamayacak.”
Bu değişiklik hem sigortalıların hak kaybını önleyecek hem de şirket değiştirmenin önündeki önemli bir engeli ortadan kaldırarak rekabeti artıracak.
PROGRAMIN TAMAMINI DİNLEMEK İÇİN FOTOĞRAFIN ÜZERİNE TIKLAYIN⬇️
Rekabetin ve Öngörülebilirliğin Artması Fiyatlara Yansıyacak
Menteş, yeni düzenlemelerin özel sağlık sigortası pazarının büyümesini sağlayacağını ve bunun fiyatlarda iyileşme getireceğini ifade etti:
“Sigortacılık ölçek üzerinden çalışan bir iş. Ölçek büyüdükçe fiyatlar geriye gelir.”
Özellikle geçiş serbestliğinin gelişmesiyle rekabetin artacağını belirten Menteş, bunun primlere olumlu yansıyacağını söyledi:
“Geçiş serbestliği rekabeti yukarı taşıyacaktır. Bu da fiyatlarda aşağı yönlü etki yapacaktır.”
Menteş’e göre düzenlemelerin asıl getirisi ise sektörde güven duygusunun artması olacak.
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi: “2018’de başlayan sürecin daha güçlü bir modele dönüşmesi”
Menteş, TES çalışmalarının 2018’de otomatik katılım sistemiyle başlayan ikinci basamak yapının evrilerek daha güçlü bir modele dönüşmesi anlamına geldiğini belirtti.
“Otomatik katılım 7 yılı geride bıraktı ancak parasal toplam itibarıyla beklenenin gerisindeyiz. Bu nedenle sistemi daha anlamlı gelir sağlayacak şekilde yeniden tasarlıyoruz.”
TES için 30 ülke incelendi
“Yaklaşık 2 yıllık hazırlık yaptık. 30’a yakın ülke uygulaması incelendi. İngiltere, Almanya, Polonya, İrlanda ile düzenli toplantılar yaptık.”
Menteş, dünyadaki örneklerin Türkiye gerçekleriyle harmanlandığını vurguladı:
“Türkiye modeliyle devam edeceğiz. Sistem ülkemizin ihtiyaçlarına göre oluşturuluyor.”
Kıdem tazminatıyla ilişkilendirilmesi doğru değil
Bu konuda tartışmalara net bir yanıt verdi:
“Tamamlayıcı emeklilik sisteminin kıdem tazminatıyla uzaktan yakından hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.”
Katkı yapısı üç temel ayaktan oluşacak
Katılımcı katkısı
Devlet katkısı
İşveren katkısı
İşveren katkısının oranının henüz netleşmediğini söyleyen Menteş, bunun sosyal taraflarla istişare içerisinde belirleneceğini ifade etti.
Trafik Sigortasında Değer Kaybı Dosyaları: “500 bin ihtilaf dosyası kabul edilebilir değil”
Menteş, trafik sigortasında değer kaybına ilişkin ihtilafların ulaştığı seviyeyi çarpıcı rakamlarla dile getirdi:
“1.2 milyon trafik hasarına karşılık 500 bine yakın değer kaybı kaynaklı ihtilaf dosyası var. Bu sayı kabul edilebilir değil.”
Bu durumun iki ihtimali olduğuna işaret etti:
“Ya sigorta şirketleri eksik hesaplıyor ya da bu ihtilaftan kazanç elde eden bir düzenek oluşmuş durumda.”
Hasar arayıcıları vatandaşları yanıltıyor
Kazadan hemen sonra vatandaşların defalarca arandığını belirten Menteş, şu uyarıda bulundu:
“Hasar aracıları veya danışmanları adı altında hareket eden kişilere itibar edilmemeli. Sigortalılarımız hasarlarını şirketlerine veya acentelerine bildirmeli.”
SEDDK’nın bu konuda yeni düzenlemeler yaptığını söyleyen Menteş, ölçümleme standartlarıyla ilgili geçtiğimiz hafta bir genelge yayımlandığını hatırlattı.
“Sigorta şirketlerimiz dünya standartlarının üzerindedir”
Menteş, sektörün yapısına güvendiklerini belirterek hem vatandaşlara hem sektöre güven mesajı verdi:
“Sigorta şirketlerimiz arasında kamu sermayeli şirketler, büyük bankaların iştirakleri ve uluslararası oyuncular var. Bunlar dünya standartlarının üzerindedir.”
Kurum olarak süreçleri sürekli izlediklerini söyleyen Menteş şöyle konuştu:
“Vatandaşlarımız sektöre güvenebilir. Kurum olarak gerekli tedbirleri an be an alıyoruz.”
