Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Uğur Gülen ve sigorta uzmanı Zeynep Türker’in sunduğu Sigortacı Kafası programının konuğu olan Medisa Sağlık Sigortaları Genel Müdürü Esra Öge, Türkiye’de sağlık sigortacılığının gelişimini, erişilebilirliğini ve gelecek perspektifini değerlendirdi.
"Her şey sağlıkla başlar"
Esra Öge, sigortacılığa sağlık odaklı bir perspektifle yaklaşılması gerektiğini vurgulayarak, bireylerin ve toplumların sağlıklı kalmasının sadece bireysel değil, kamusal bir sorumluluk olduğunu dile getirdi:
“Pandemi döneminde gördük ki aynı gemideyiz. Sağlık, bireyden topluma yayılan ve toplumsal gelişmişliğin temelini oluşturan bir faktör. Sigorta bunun hem finansörü hem de sürdürücüsüdür.”
Türkiye’de toplam sağlık harcamalarının %80’inin kamu tarafından karşılandığını belirten Öge, cepten yapılan ödemelerin oranının %17, özel sağlık sigortalarının payının ise yalnızca %3 olduğunu söyledi:
“Bu kadar hayati bir alanda sigortacılık, daha etkin bir rol üstlenebilir. Sağlık sigortacılığı finansal yükü hafifletmenin yanında erişimi kolaylaştırıyor, fırsat eşitliği yaratıyor.”
Tamamlayıcı sağlık sigortasıyla büyük sıçrama
Türkiye'de 2,8 milyon özel sağlık sigortalısına ek olarak, 5,5 milyon kişinin tamamlayıcı sağlık sigortasına sahip olduğunu belirten Öge, son yıllardaki en büyük büyüme kaleminin bu segment olduğunu vurguladı:
“Tamamlayıcı sağlık sigortası ile toplamda 8,5 milyon kişi özel sağlık güvencesine ulaştı. Penetrasyon her yıl %1 artarak %11-12’lere yükseldi. Yeni ürünler ve ihtiyaçlara uygun çözümlerle bu oran daha da artabilir.”
"Doğru ürün, doğru zamanda, doğru şekilde alınmalı"
Öge, sağlık sigortalarının bilinçli şekilde tercih edilmesi gerektiğini belirterek, poliçelerdeki teminat ve istisnaların anlaşılmasının önemini şu sözlerle ifade etti:
“Sağlık sigortası alırken bireyin ihtiyaçlarını, hangi hastaneden hizmet almak istediğini ve ne tür teminatlara ihtiyaç duyduğunu doğru analiz etmesi gerekiyor. Erken yaşta alınan poliçeler, riskler oluşmadan güvence sağlar.”
"Kronik hastalıklar yönetilmeli, sağlıklı yaşam desteklenmeli"
Medisa'nın sadece ödeme yapan değil, sağlıklı yaşamı destekleyen bir sigorta şirketi olmak istediğini belirten Öge, Türkiye’de sağlık harcamalarının ana yükünü yaşlı nüfus ve kronik hastalıkların oluşturduğunu söyledi:
“Diabet, obezite, hipertansiyon gibi kronik rahatsızlıklar hem maliyetleri artırıyor hem yaşam kalitesini düşürüyor. Sigorta şirketleri artık sadece tedavi sonrası değil, sağlıklı yaşam öncesi dönemde de rol almalı.”
Frekans ve medikal enflasyon maliyetleri yukarı çekiyor
Sigorta primlerindeki artışın nedenlerini de paylaşan Öge, Türkiye’de bireylerin yılda ortalama 11 kez sağlık kuruluşuna başvurduğunu ve bu kullanım yoğunluğunun sağlık sigortacılığı maliyetlerini artırdığını vurguladı. Medikal enflasyonun da Tüketici Fiyat Endeksi’nin %20-30 üzerinde seyrettiğini belirtti.
“Fiyat artışlarının arkasında yüksek kullanım sıklığı ve tıbbi hizmet sunumundaki maliyet artışları var. Sürdürülebilirlik için daha erişilebilir ürünler ve bilinçli kullanım şart.”

"Sistem dengesi: Hasta, sigorta ve sağlık hizmet sunucusu üçgeninde sürdürülebilirlik"
Esra Öge, özel sağlık hizmet sunucularının, sigorta şirketlerinin ve sigortalıların aynı anda kazanabileceği modellerin tasarlanması gerektiğini belirtti:
“Zaman zaman bu üçlü dengenin bozulduğunu görüyoruz. Ancak sorun açıkça konuşuluyor, ortak çözümler aranıyor. Üniversite hastanelerinin tamamlayıcı sağlıkta devreye alınması bu yönde atılmış önemli adımlardan biri.”
Yeni dönem: Veri ve dijitalleşme odaklı sağlık sigortacılığı
Sağlık verilerinin yapılandırılması ve dijital teknolojilerin yaygınlaşmasıyla sektörün hızla dönüşeceğini söyleyen Öge, sağlık sigortacılığının geleceğini şöyle tanımladı:
“Veriye dayalı kararlar, dijital sağlık çözümleri ve bireye özel sadakat programlarıyla yeni bir sigorta dönemine giriyoruz. Sigorta şirketleri artık sadece ödeme yapan kurumlar değil, sağlıklı yaşamın yol arkadaşı olacak.”
Genç liderlerden sektöre çağrı
Kadın bir genel müdür olarak sektörde yer alan genç meslektaşlarına da seslenen Öge, yenilikçi düşünmeye, erken yaşta sigortalı olmaya ve sigortayı bir yaşam standardı olarak benimsemeye çağırdı.