Milli Reasürans Genel Müdürü Utku Özdemir, Türkiye’nin deprem reasürans programlarıyla küresel kapasitenin önemli kısmını talep ettiğini ve Singapur şubesinin global bilgi birikimini güçlendirdiğini söyledi
Milli Reasürans Genel Müdürü Utku Özdemir, Türkiye sigorta ve reasürans sektörünün mevcut görünümünü, deprem programlarının küresel piyasalardaki yerini ve şirketin uluslararası tecrübelerini anlattı.
Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Uğur Gülen ile sigorta uzmanı Zeynep Türker'in sunduğu Sigortacı Kafasına konuk olan Özdemir, Türkiye’nin bölgesine göre küçük bir piyasa olmadığını vurgulayarak, “Toplam prim üretiminde bu yıl 30 milyar dolara ulaşacağız; bunun yaklaşık 26 milyar doları hayat dışı branşlardan gelecek” dedi.
Türkiye’nin bu büyüklükle artık reasürans dünyasında büyük bir alıcı ülke konumuna geldiğini söyledi.
Türkiye’nin deprem reasürans kapasitesi dünya ölçeğinde
Özdemir, Türkiye’nin kullandığı reasürans kapasitesinin büyüklüğünün özellikle deprem programlarından kaynaklandığını vurguladı:
“Bizim ülkemizde DASK var, kamu kurumları var, özel sigorta şirketlerinin kendi koruma programları var. Türkiye’nin deprem reasürans programları, Şili gibi yüksek sismik riske sahip ülkelerin programlarıyla kıyaslanabilir. Dünyanın kapasitesini talep edebilecek ölçekteyiz.”
Milli Reasürans her yıl yenileme dönemlerinden sonra piyasanın kapasite kullanımını ölçen çalışmalar yapıyor. Özdemir, bu raporların sonuçlarına göre deprem teminatlarının toplam reasürans kapasitesinin yarısından fazlasını oluşturduğunu belirtti.
Türkiye’nin coğrafi konumunun, afet reasüransı açısından ülkeyi dünyada öne çıkan bir alıcı haline getirdiğini söyledi:
“Ülkemizin çok büyük bölümü deprem riski altında. Bu da reasürans talebini kaçınılmaz olarak büyütüyor. Türkiye, global reasürans dünyasında ciddi bir alıcı ülke.”
Marmara senaryosu ve stres testi
Olası bir Marmara depremi senaryosunun tüm sektörün gündeminde olduğunu belirten Özdemir, 2023 depremlerinde sigortalılık oranının düşük olması nedeniyle ödenen hasarın sınırlı kaldığını; ancak Marmara’daki riskin bunun çok ötesinde olduğunu söyledi.
“Sigorta şirketleri klasik tretelerinin yanı sıra ek koruma programları da oluşturdu. 2023 depremleri sigorta sisteminin dayanıklılığını test etti; Marmara senaryosu ise hem sigortacılar hem reasürörler için yeni modellemelere yön verdi.”
Özdemir, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) koordinasyonunda yapılan deprem teknik stres testine dikkat çekti:
“Sektör bu çalışmayla olası büyük bir depremin bilanço etkilerini görme fırsatı buldu. Reasürörler bu testin dışında kaldı ama biz önümüzdeki dönemde benzer senaryoların içinde olmayı planlıyoruz. Çünkü Marmara bölgesi, reasürans zincirinin tamamını ilgilendiren bir risk.”
“Türkiye uluslararası piyasalarda önemli bir müşteri”
Türkiye’nin yüksek risk profiline rağmen, düzenli büyüyen sigorta piyasasıyla uluslararası reasürans brokerlerinin radarında olduğunu belirten Özdemir,
“Bugün büyük global brokerların müşteri ilişkilerinde Türkiye’nin ayrı bir yeri var. Çünkü biz hem hacim hem çeşitlilik açısından önemli bir pazarı temsil ediyoruz” dedi.
Türkiye ekonomisinin G20 içinde yer alan büyük bir ekonomi olduğunu hatırlatarak, “Afet riski kadar piyasa potansiyelimiz de yüksek. Bu da reasürans piyasaları açısından Türkiye’yi vazgeçilmez bir aktör yapıyor” ifadesini kullandı.
FAIR mirası: 50 yıllık bölgesel deneyim
Milli Reasürans’ın uluslararası tecrübesinin temeli, 1974’te kurulan FAIR (Federation of Afro-Asian Insurers and Reinsurers) federasyonuna dayanıyor.
Özdemir, kurumun FAIR Pool’un yönetimini tam 50 yıl boyunca üstlendiğini belirtti:
“O dönemde Afrika ve Asya sigorta şirketleriyle risk paylaşımında önemli bir merkezdik. Bu bize, farklı coğrafyalarda risk üstlenme ve teknik uzmanlık geliştirme fırsatı verdi. 2014’te yönetimi devrettik ama bu miras hâlâ bizim küresel vizyonumuzun parçası.”
Bu deneyim, Milli Reasürans’ın yurt dışından iş kabulü (inward business) kabiliyetinin temelini oluşturdu. Şirket, FAIR havuzu sayesinde bölgesel reasürans işlerinde uzun yıllar “Türk okulunu” temsil etti.
Singapur şubesi: Küresel bilginin merkezinde
Milli Reasürans’ın globalleşme yolculuğundaki en önemli adımlardan biri, Singapur Şubesi’nin 2008 yılında faaliyete geçmesi oldu.
Özdemir, bu kararın dönemin Genel Müdürü Cahit Nomer'in vizyoner bir hamlesiyle alındığını anlattı:
“2007’de izinler alındı, 1 Nisan 2008 itibarıyla şube faaliyete geçti. O tarihten bu yana Singapur piyasasında iş üretiyoruz. Kuruluş sürecinde görev alan arkadaşlarımızın anıları hâlâ kurum içinde anlatılır; bizim için önemli bir dönüm noktasıydı.”
Singapur şubesinin yıllar içinde Milli Reasürans’a coğrafi çeşitlilik, istikrar ve yüksek kârlılık kazandırdığını belirten Özdemir, şubenin aynı zamanda şirketin uluslararası bilinirliğini artırdığını söyledi:
“Singapur şubesi sadece iş üretim merkezi değil, aynı zamanda bilgi merkezi haline geldi. Finansal raporlama standartları, regülasyonlar, kurumsal yönetişim açısından bizden daha katı bir ortamda faaliyet yürütmek kurum kültürümüzü geliştirdi.”
“Singapur’da yatırım yapılabilir reytingimiz olmadan faaliyet gösteren tek reasürörüz”
Özdemir, Singapur piyasasındaki rekabetin sertliğine rağmen, Milli Reasürans’ın istikrarı sayesinde orada varlığını sürdürdüğünü vurguladı:
“Singapur’da yaklaşık 30 reasürör faaliyet gösteriyor. Bunların içinde yatırım yapılabilir reytingi olmayan tek şirket biziz. Ancak regülatör bize, ‘Normalde bu reytingle izin vermezdik ama istikrarınızdan dolayı çalışmanızı sürdürebilirsiniz’ dedi. Bu bizim için büyük bir güven göstergesi.”
Singapur ofisinde çoğunluğu yerel çalışanlardan oluşan bir ekip bulunduğunu, bu sayede hem kültürel çeşitlilik hem de teknik bilgi transferi sağlandığını dile getirdi.
“Saat farkı, dil, iş yapış biçimleri… Hepsi farklı. Ama biz bu farklılıkları avantaja çevirdik. Bugün Singapur deneyimi, Milli Reasürans’ı küresel bir kurum haline getiren en önemli unsurlardan biri.”
Üç kanaldan uluslararası iş: Gelişen piyasalar, Lloyd’s ve Singapur
Özdemir, Milli Reasürans’ın yurt dışı üretiminin üç temel kanala dayandığını belirtti:
Gelişmekte olan piyasalar: Hint alt kıtası, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Doğu Avrupa.
Lloyd’s sendikaları ve diğer uluslararası broker kanalları.
Singapur Şubesi.
“Reyting düşüşü yaşanmasaydı, yurt dışı prim gelirimiz toplam üretimimizin dörtte birine kadar ulaşabilirdi. Bugün hâlâ toplam üretimimizin yaklaşık %10’u yurt dışı kaynaklı. Bu, hem finansal hem operasyonel istikrar göstergesidir.”
Dijital dönüşüm ve süreç otomasyonu
Pandemi sonrası dönemde Milli Reasürans, hem teknoloji hem de iş yapış biçiminde büyük bir dönüşüm sürecine girdi.
Özdemir, şirketin klasik yapısından çıkıp süreç bazlı yönetim anlayışına geçtiğini belirtti:
“Yalnızca dizüstü bilgisayar vermekle bitmedi bu süreç. Her işimizi baştan sona bir süreç olarak tanımladık ve tekrarlanan işleri robotik süreç otomasyonu (RPA) ile dönüştürdük.”
İlk uygulamalardan biri risk yönetimi raporlaması oldu. Eskiden günler süren işlemler artık 20–30 dakikada tamamlanabiliyor.
“RPA gönüllülük esasına dayandı. Ekipler kendi süreçlerini robotlara aktardı. Bugün sekiz ana faaliyet alanımız bu sistem üzerinden yürütülüyor.”
Ayrıca SIX platformu üzerinden süreç entegrasyonu sağlanarak, iş akışlarının dijital ortamda tamamen izlenebilir hale geldiği belirtildi.
“Bu dönüşüm sadece verimlilik değil, aynı zamanda öğrenen bir organizasyon olma kültürünü getirdi.”
Genç profesyoneller için açık kurum kültürü
Milli Reasürans, köklü yapısını geleceğe taşımak amacıyla kurumsal kimlik, unvan sistematiği, performans yönetimi ve ofis tasarımında yenilenmeye gitti.
Şirket, Nişantaşı’ndaki binasından ayrılarak İş Kuleleri’ne taşındı.
“Eski ofisimiz çok güzeldi ama artık yeni kuşaklar farklı bir iş ortamı bekliyor. Açık ofis sistemine geçtik, teknolojik altyapımızı yeniledik ve gençlerin burada öğrenebileceği bir ortam oluşturduk.”
Reasüransın doğası gereği uzun soluklu ve analitik bir iş olduğunu belirten Özdemir,
“Bu meslek usta-çırak ilişkisiyle öğrenilir. Biz de bu kültürü koruyoruz. Öğrenmeye istekli, analitik düşünebilen genç arkadaşlarımız için kapımız her zaman açık” dedi.
İkinci yüzyıla hazırlanırken
Milli Reasürans, 96 yıllık birikimiyle Türkiye’nin sigorta sektöründeki en köklü kurumlarından biri.
Özdemir, şirketin vizyonunu şu sözlerle özetledi:
“Geçmişin birikimini geleceğe taşıyoruz. Amacımız, ikinci yüzyılımıza dijital, çevik ve uluslararası ölçekte rekabet edebilir bir kurum olarak girmek.”