Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği (TSB) Genel Sekreter Yardımcısı Atilla Oksay, sigorta sektöründe yapay zeka kullanımına dair kapsamlı bir değerlendirme yayımladı. "Sigorta Sektöründe Yapay Zeka Kullanımı; Avantajlar, Riskler, Denge" başlığıyla sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, teknolojik dönüşümün sunduğu fırsatların yanı sıra etik, hukuki ve operasyonel risklere de dikkat çekti.
Yapay Zekâ, Sigortacılığın Doğasını Değiştiriyor
Oksay’a göre yapay zekâ; iklim değişikliği, doğal afetler ve sürdürülebilirlik gibi makro başlıklar kadar artık sektörün gündeminde. Sigorta şirketlerinin sadece risk üstlenen yapılar olmaktan çıkarak veriyle düşünen, davranış analizi yapan ve hasarı öngören algoritmalarla çalışan sistemlere dönüştüğünü vurgulayan Oksay, dönüşümün hem fırsatlar hem de ciddi sorumluluklar doğurduğunu belirtti.
Yapay Zekânın Sağladığı Fırsatlar
Kişiselleştirilmiş Risk Fiyatlaması
Yapay zekâ, klasik prim hesaplama yöntemlerinin ötesine geçerek bireysel davranış ve çevresel verilere dayalı dinamik fiyatlamayı mümkün kılıyor. Oto sigortalarında telematik cihazlar üzerinden sürüş verilerinin, sağlık sigortalarında ise giyilebilir teknolojilerle elde edilen fiziksel aktivite ve sosyal medya davranışlarının poliçelere yansıdığına dikkat çeken Oksay, bunun önleyici sigortacılığa geçişi hızlandıracağını vurguladı.
Deloitte analizine göre gelişmiş yapay zekâ çözümleri, underwriting süreçlerinde başarıyı artırırken riski daha doğru fiyatlayabiliyor.
Sigorta DOLANDIRICILIĞI İLE MÜCADELE
Avrupa’da sigorta dolandırıcılığının sadece %5-10’unun tespit edilebildiğini aktaran Oksay, anomali tespiti, örüntü tanıma ve geçmiş veri analizi gibi tekniklerle yapay zekânın sahte belgeleri ve kimlikleri gerçek zamanlı olarak ayırt edebildiğini belirtti.
McKinsey analizine göre bu sistemler %30-50 maliyet düşüşü sağlıyor.
GFT araştırması, suiistimal tespit oranının %30 arttığını, hatalı tespitlerin ise %7 azaldığını ortaya koydu.
Operasyonel Verimlilik ve Müşteri Deneyimi
Chatbot’lar, sanal asistanlar ve otomatik hasar yönetimi sistemleriyle müşteri memnuniyeti ve iç süreçlerde verimlilik artıyor. Yapay zekâ destekli hasar yönetiminin işlem sürelerini %70’e kadar kısalttığı, bunun da maliyetlerde ciddi tasarruf yarattığı belirtiliyor.
Yapay Zekânın Yarattığı Riskler
Ayrımcılık Riski
Oksay, yapay zekâ modellerinin bazı müşteri gruplarını dışlayabileceğine dikkat çekerek, "dolaylı ayrımcılık (proxy discrimination)" kavramına işaret etti. Veri eksikliği ya da geçmiş önyargılar, belirli kesimlerin daha yüksek prim ödemesine neden olabilir.
Şeffaflık Eksikliği ve Sorumluluk
Yapay zekânın “kara kutu” özelliği, karar süreçlerinin anlaşılamamasına ve hukuki sorumlulukların belirsizliğine yol açabiliyor. Avrupa Birliği’nin AI Act düzenlemesiyle yüksek riskli yapay zekâ sistemlerine “açıklanabilirlik” zorunluluğu getirilmesi, bu alandaki ilk adımlardan biri olarak değerlendiriliyor.
Yeni Nesil Siber Tehditler
Yapay zekâ kullanılarak üretilen sahte ses, görüntü ve kimliklerle sigorta sistemlerinin manipüle edilme riski doğduğuna değinen Oksay, bu tür risklerin yeni sigorta ürünlerine ihtiyaç doğurduğunu ifade etti.

Nasıl Bir Yol İzlenmeli?
Atilla Oksay, sektörün yapay zekâyı sağlıklı bir şekilde entegre edebilmesi için şu stratejik adımları önerdi:
Yönetim ve Uyum: CIO, CRO ve CCO birimlerinin entegre çalıştığı bir yapı kurulmalı.
Ayrımcılığı Önleme: Gölge değişkenler ve adaletsizlik içeren modeller test edilmeli.
İnsan ve Makine İşbirliği: Nihai kararın insana ait olduğu hibrit modeller tercih edilmeli.
Yeni Ürün Geliştirme: Yapay zekâ kaynaklı zararlara karşı özel poliçeler tasarlanmalı.
Yasal Düzenlemelere Uyum: AB’nin AI Act gibi düzenlemeleri yakından izlenmeli.
Sektörde Büyüme Beklentisi Yüksek
The Business Research Company verilerine göre;
2024’te yapay zekâ pazarı 7,71 milyar dolar,
2025’te 10,27 milyar dolar,
2026’da 13 milyar dolar,
2028’de 30 milyar dolar,
2029’da 35,76 milyar dolara ulaşacak.
Bu verilere göre yapay zekâ pazarının %36,6’lık bileşik yıllık büyüme oranı (CAGR) ile küresel sigortacılık sisteminin önemli bir parçası olacağı öngörülüyor.
TeknolojiK Değil, Kurumsal Dönüşüm
Atilla Oksay’a göre yapay zekâ yalnızca bir teknolojik dönüşüm değil; kapsayıcı, adil ve sorumlu bir kurumsal evrim anlamına geliyor. Etik ve hukuki çerçeveler netleştirilmeden yapay zekâya sınırsız yetki tanımanın, sektörün sürdürülebilirliğini tehlikeye atabileceğini vurgulayan Oksay, Türk sigorta sektörünün bu dönüşümde öncü ve dengeleyici bir rol üstlenmesi gerektiğinin altını çiziyor.