AXA Türkiye Genel Müdürü Yavuz Ölken ve Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mehmet Tuğtan’dan sektörün geleceğine dair net mesajlar
AXA Türkiye'nin YouTube kanalında yayımlanan “Farklı Bakış” programı, Türkiye sigorta sektörünün iki öncü liderini aynı masada buluşturdu. Programın moderatörlüğünü gazeteci Noyan Doğan üstlenirken, AXA Türkiye Genel Müdürü Yavuz Ölken ile Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mehmet Tuğtan, sektörün geçmişine, bugününe ve geleceğine dair kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Kurumsal rekabetin ötesinde toplumsal sorumluluk vurgusuyla şekillenen bu buluşma, sektörde örnek bir iletişim modeli sundu.
Anadolu Sigorta Toplumsal ve ekonomik dönüşümün teminatı
Yavuz Ölken'in “Bugün günlerden Anadolu” diyerek yaptığı açılış konuşmasının ardından Tuğtan 1925 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün imzasıyla kurulan Anadolu Sigorta’nın yalnızca bir sigorta kurumu değil, aynı zamanda, dönüşümün, Türkiye’nin iktisadi bağımsızlık mücadelesinin bir parçası olduğunu vurguladı. Tuğtan, 100 yıllık tarih boyunca Anadolu Sigorta’nın Meclis’ten demiryollarına, yangınlardan depremlere kadar pek çok alanda kamu ve özel sektörün güvencesi olduğunu ifade etti.
"İnsanlık için değerli olanı koruyoruz"
AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken ise, Anadolu Sigorta ile AXA’nın tarihsel olarak kesişen köklerine işaret ederek, Cumhuriyet’in ilk döneminde atılan adımların bugünkü sektör yapılanmasının temelini oluşturduğunu belirtti. Ölken, “Biz AXA Grubu olarak ‘insanlık için değerli olanı korumak’ diyoruz. Anadolu Sigorta 100 yıl önce bunu başlatmış. Bu, çok güçlü bir ortak miras” dedi.
“ACenteleri geleceğe hazırlamak zorundayız”
Programda dijitalleşme konusu da derinlemesine ele alındı. Tuğtan ve Ölken, Türkiye’de sigortacılığın geleceğinin sadece teknolojiyle değil, bu teknolojinin acentelerle entegre edilmesiyle mümkün olacağını belirttiler.
Ölken sigortalılık oranlarının yukarı çıkması için herkese ihtiyaç olduğunu belirterek "Türkiye'de acentelerin özgür ağırlığı oldukça yüksek” ded. Tuğtan' da “Öyle de olmaya devam edecek” diyerek Anadolu Sigorta'da bankanın payının düşü olduğunu acente ağırlığının fazla oduğunu aktardı.
Ökten ise şunları söyledi:
“Acenteler olmaksızın bu işin yukarı taşınma ihtimali yok. Tabii rekabetin bu kısmı da önemli. Komisyon, rekabetin bir parçasıdır. Bu doğal. Ama acenteye sağlanan hizmet, dijital hizmet, çözüm anlayışı. Bunlar da birbirimizden ilham aldığımız ve bizi topyekûn kalitede yukarı taşıyacak çok önemli unsurlar. Ortak acentelerle çalışıyor olmak da böyle bir şey. Onlardan da bize çok öğretici fikirlerle geliyor.”
“Yeni bir çatı kanuna ihtiyacımız var”
Her iki yönetici de sigorta sektörünün mevcut yasal altyapısının yetersizliğinden bahsetti. Özellikle acentelik yapısı, müşteri şikâyet yönetimi, rekabet hukuku ve sermaye yeterliliği gibi başlıklarda kapsamlı bir çatı kanuna ihtiyaç olduğu vurgulandı.
Ölken, “Sigorta sektörü 2 ila 5 yıl içinde yeniden yapılandırılmalı" derken Tuğtan ise çok eski bir kanunun var olduğunu ve bunu yenilenmesi gerektiğini anlattı.
Serbest tarife ve doğrudan tazmin beklentisi
Programın sonunda moderatör Noyan Doğan, klasik sorusunu yöneltti: “Bu gece Resmî Gazete’de bir düzenleme yayınlanacak olsa, ne yazmasını isterdiniz?”
Mehmet Tuğtan: “Serbest tarife. Net söylüyorum. Çünkü bu, sektörün nefes almasını sağlar.”
Yavuz Ölken: “Ben torba genelge derim. Trafik branşı için bekleyen birkaç maddeyi birleştirip serbest tarifeye ve doğrudan tazmin sistemine doğru geçişi sağlayacak adımlar atılmalı.”
"Rekabetin doğasında birbirimizden ilham almak var"
Her iki yönetici, sektör içinde yoğun bir rekabet olduğunu kabul etmekle birlikte, bunun yıkıcı değil, yapıcı olduğunun altını çizdi. Mehmet Tuğtan, “AXA bizim hemen arkamızda, biz yerimizi korumaya çalışıyoruz, onlar bizi yakalamaya. Tatlı bir yarış içindeyiz,” derken; Yavuz Ölken şu sözlerle rekabetin doğasını tanımladı:
“Gerçekten de ürünlerden dijital çözümlere kadar birbirimizi yakından izliyoruz. Ama bu olumsuz bir durum değil. Bu sektör böyle büyür.”
