Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Genel Sekreteri Özgür Obalı, Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Uğur Gülen ile sigorta uzmanı Zeynep Türker'in sunduğu Sigortacı Kafası programında sigortacılığın ülkemizdeki köklü tarihine dikkat çekti.
1900’lü yılların başında İstanbul’da kurulan ilk yangın sigortası şirketleri sendikasından bugüne uzanan süreci özetleyen Obalı, “Türkiye Sigorta Birliği’nin genleri aslında 1900’lere dayanıyor. Cumhuriyet’in ilanından sonra sigortacılık meslek örgütlenmesi farklı isimlerle yoluna devam etti ve bugün 125 yıllık bir geçmişten söz ediyoruz” dedi.
1959 yılında çıkarılan kanunla sigorta ve reasürans şirketlerinin birliğine dönüşen yapının, 1987’de kamu kurumu niteliğinde meslek örgütü haline geldiğini hatırlatan Obalı, 2012’de ise emeklilik ve hayat şirketlerini de kapsayan güncel yapıya ulaşıldığını ifade etti.
Sigortacılığın Çatı Kuruluşu
Türkiye Sigorta Birliği’nin yalnızca Türkiye’deki sigorta şirketlerini değil, aynı zamanda Avrupa ve dünyadaki muadil örgütlerle de köprü görevi üstlendiğini belirten Obalı, üç temel fonksiyonun altını çizdi:
Üye şirketlerin hak ve menfaatlerini korumak,
Sigortacılığın adil rekabet ortamında gelişimini sağlamak,
Sigorta bilincini toplum genelinde yaygınlaştırmak.
“Birliğimiz yalnızca şirketlerle değil, kamu ve sigortalılarla da güçlü bir bağ kuruyor. Bu orkestrasyonun içinde sigortacılığın gelişimini destekleyen bir misyon üstleniyoruz” ifadelerini kullandı.
Demokratik Yönetişim ve Şeffaflık
TSB’nin yönetim yapısının eşit oy hakkına dayalı demokratik bir yapıya sahip olduğunu vurgulayan Obalı, “Bizde sermaye büyüklüğü veya pazar payı gözetilmeksizin tüm üyeler eşit oy hakkına sahip. Bu yönetişim yapısı Avrupa’daki muadil finansal birliklerden bile daha demokratik” dedi.
Ayrıca Türkiye Sigorta Birliği’nin şeffaf veri paylaşımı konusunda da iddialı olduğuna dikkat çeken Obalı, akademi dünyasından da yoğun talep gördüklerini belirterek, “Türkiye’nin sigorta datasına ulaşmak, başka hiçbir sektörde bu kadar kolay değil” dedi.
Küresel Gündemle Benzerlikler
Programda küresel sigortacılık gündemine de değinen Obalı, Avrupa Sigorta Birliği ve küresel federasyonlarla yapılan toplantılardan şu öne çıkan başlıkları paylaştı:
Aşırı regülasyon: Dünya genelinde sektörün en büyük şikâyeti. Avrupa’da özellikle sermaye yükümlülüklerinin ağırlaştırıldığına dikkat çekti.
Trafik sigortası: Türkiye’de olduğu gibi pek çok ülkede tartışmalı. Fiyatlama serbestisi olsa da sigortalı lehine alınan kararların sektörün sabrını zorladığını belirtti.
Dijitalleşme ve dağıtım kanalları: Avrupa’da “aggregator” (karşılaştırma siteleri) desteklenirken, Türkiye’de dağıtım kanallarındaki çekinceler nedeniyle bu alanda yavaş ilerleniyor.
Emeklilik fonları: Türkiye’nin Avrupa’dan daha ileri bir noktada olduğuna işaret eden Obalı, “Emeklilik koruma açığı Avrupa’da yeni gündeme alındı. Biz ise çoktan bu sürecin içindeyiz” dedi.
Teknoloji ve Dağıtım Kanallarının Geleceği
Obalı, sigorta sektöründe teknolojinin acenteleri tehdit eden değil, aksine güçlendiren bir araç olduğunun altını çizerek şu benzetmeyi yaptı:
“Karşıdan gelen dalganın önünde durursanız sizi yıkar. Ama arkanıza alırsanız sizi onlarca metre ileri taşır. Teknoloji de aynı böyle. Ajantileri yükseltecek bir dalga.”
Arama Konferansı ve Yeni Strateji
Türkiye Sigorta Birliği’nin yakın zamanda gerçekleştirdiği Arama Konferansı sürecine de değinen Obalı, 17-18 başlıktan 12-13 projeye, oradan da 5-6 öncelikli stratejiye odaklanıldığını açıkladı.
Bu projeler arasında:
Sigorta penetrasyonunun artırılması,
Zorunlu ürünlerde yeni metodolojiler,
Uçtan uca dijitalleşme,
Gömülü sigortacılık uygulamaları öne çıktı.
Özgür Obalı, “Sigorta sektörünü büyütmek, kişi başı prim üretimini artırmak ve kültür dönüşümünü sağlamak en temel hedeflerimiz oldu” diye konuştu.
Meclis Sunumu: Sigortanın Önleyici Rolü
Obalı, geçtiğimiz hafta TBMM Kartalkaya Yangını Komisyonu’nda da sektör adına sunum yaptığını hatırlattı. “Milletvekilleri çok yapıcı ve ilgiyle yaklaştılar. Bizden sektörün rolünü, önleyici tedbirleri ve deprem reform ajandamızı anlattık. Sigorta sektörünün topluma sağladığı katkının altını bir kez daha çizdik” dedi.
Gençlere Mesaj: “Sigortacılığı Listenin Başına Yazın”
Programın sonunda gençlere seslenen Obalı, sigortacılığın finansal ve teknik gelişim fırsatları sunduğunu belirterek şu tavsiyede bulundu:
“Bugünkü aklım olsa profesyonel hayata sigortacı olarak başlardım. Küçük ama güçlü bir aile gibiyiz. Teknoloji ile sigortacılığı birleştiren gençler için bu sektör müthiş fırsatlar barındırıyor.”
