Kadınların bireysel emeklilik sistemindeki payı yüzde 42’ye ulaştı. BNP Paribas Cardif Türkiye, kadınların BES’e katılımındaki artışı ve finansal özgürlüğe katkısını değerlendirdi.
Türkiye’de bireysel emeklilik sistemi (BES) hızla büyürken, kadınların sistemdeki temsili de dikkat çekici bir ivmeyle artıyor.
BNP Paribas Cardif Türkiye, kadın katılımcı oranının yüzde 42’ye yükseldiğini, bu durumun kadınların finansal planlama ve tasarruf konularında daha aktif rol aldığını gösterdiğini açıkladı.
Emeklilik Gözetim Merkezi (EGM) verilerine göre 10 Ekim 2025 itibarıyla gönüllü BES’te katılımcı sayısı 9,96 milyon, toplam fon büyüklüğü ise 1,58 trilyon TL’ye ulaştı. Devlet katkısıyla bu büyüklük 1,78 trilyon TL seviyesine çıktı.
“Finansal özgürlük, kadınların BES’teki yükselişini destekliyor”
BNP Paribas Cardif Türkiye Acente Sigortacılığı ve Banka Sigortacılığı Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Sertsöz, kadınların BES’teki artan varlığını şu sözlerle değerlendirdi:
“Finansal özgürlük imkânı, kadınların BES’teki yükselişini destekliyor. Özellikle ev hanımları için bireysel emeklilik sistemi, kendi birikimlerini oluşturmalarına ve geleceğe güvenle bakmalarına imkân tanıyor.”
Kadınlar fon yönetiminde de etkin
2024 itibarıyla gönüllü BES katılımcılarının yüzde 42’si kadın, sistemdeki fonların ise yüzde 44’ü kadınlar tarafından yönetiliyor.
Sertsöz, en çok katılım gösterilen illerin Denizli, İzmir, Ankara, Sinop ve Bartın olduğunu belirterek, kadın katılımcıların Kıymetli Madenler, Değişken ve Hisse Senedi Fonlarını tercih ettiğini söyledi.
“Kadınların BES’teki payının yüzde 42’ye ulaşması, onların tasarruf ve finansal planlamada aktif rol aldıklarını gösteriyor. Bu durum, finansal özgürlüklerini de güçlendiriyor.”
Ev kadınları için emeklilik fırsatı
BNP Paribas Cardif’in global araştırmasına da değinen Sertsöz, Türkiye’deki katılımcıların yüzde 67’sinin gelir kaybı endişesi taşıdığını belirtti:
“BES yalnızca çalışanlar için değil, iş hayatı dışında kalan ev kadınları için de ikinci bir emeklilik şansı sunuyor. Gelir kaybı riskini azaltarak geleceğe dair güven duygusunu güçlendiriyor.”